“Bir Öğretmen Bir Dünya” köşemizde çocukların kitap okuma sevgisi kazanması için bu işe gönül ve emek vermiş birbirinden değerli öğretmenlerimize ve yaptıkları çalışmalara yer veriyoruz. Bu ayki konuğumuz, Diyarbakır’da Kayapınar Mevlâna İlkokulunda görev yapmakta olan ve meslek hayatı boyunca ortaya koyduğu özveri ve azimle “öğretmenlik, mesai sınırlarına sığdırılamayacak bir gönül mesleğidir.” sözünün en güzel örneklerinden biri olmuş kıymetli Mehtap Elmaal hocamız oldu. Yayın hayatına başlayan platformumuzun “Bir Öğretmen Bir Dünya” köşesinin ilk konuğu olarak onu ağırlamak büzüm için mutluluk verici oldu. Sizler için kendisiyle keyifli bir röportaj yaptık:
Bir öğretmen olarak sizce kitap okuma alışkanlığının bir çocuk için ve toplum için önemi nedir?
Kitaplarla büyüyen bir çocuk, etrafındaki sorunlara karşı daha erken bir farkındalığa sahip olur, yeni dünyalar keşfeder, farklı hayatlara dokunur ve öğrenmenin hiç bitmeyen bir yolculuk olduğunu anlar. Kitap okuyan çocuk, dünyaya başka bir gözle bakmayı, empati kurmayı, sorgulamayı, düşünmeyi öğrenir. Sadece bilgiyle değil, anlayışla, duyarlılıkla ve farkındalıkla büyür. Toplum içinde bu pek farklı değildir, etrafında olup bitenlere karşı daha anlayışla ve çözüm odaklı yaklaşır. Geçmişte olup biten olaylardan ders çıkarır ve bilimin, sanatın ışığında ilerleyen bir toplum oluştururlar.
Yakın tarihimize baktığımızda gelişmiş toplumların sağlam bir eğitim sistemine ve okuyan bireylere sahip olduğunu görüyoruz.
Çocuk edebiyatı, çocuk gelişimi ve pedagojisi, çocuğun özgün dünyası düşünüldüğünde ne ifade ediyor?
Çocuk edebiyatı denince aklıma masallar geliyor. Henüz bebekken hatta anne karnında tanıştırıldığımız masallar… Çocuklarımıza zengin bir hayal gücü sunan , dilini zenginleştiren, güven duygusunu geliştiren öykü ve masallarla büyüyen çocuklar eğitim ve sosyal hayatlarında başarılı bireyler oluyorlar.
Öğretmenlik hayatınız boyunca çocuklara okuma sevgisi ve alışkanlığını kazandırmak için ne gibi çalışmalar yaptınız, hayalinizde ne gibi fikirler oldu ve bunları hayata geçirebildiniz mi?
21 yıllık meslek hayatımda en önemsediğim kazanım kitap okuma alışkanlığı oldu.
Bence en başta benim kitap aşığı bir öğretmen olmam öğrencilerimde büyük etki olusturdu.
Kalben sevmeden, benimsemeden hiçbir duygunun karşı tarafa geçirelemeyeceğini düşünüyorum. Birlikte kitap fuarlarına, kitapevlerine gitmek, sınıf içi kitap okuma kulüpleri kurmak, aynı kitabı sınıfça okuyup daha sonra kitabın canlandırmasını ya da görsel çalışmalarını yapmak, okuma çemberleri, ailelerle beraber okuma saatleri düzenlemek, yaptıgım bazı çalışmalardan.
Kütüphane ziyareti, okudugumuz kitapların yazarları ile söyleşi yapabilmek, yapmak istediğim çalışmalardan bazıları. Tabi bunları hayata geçirmek her zaman kolay olmuyor. Sınıflarım hep kalabalık mevcutlu olmustur. Şuan da 53 öğrencim var. Bu durumda grup okumalarını ve çocukların birbirlerini etkileyerek okumaya teşvik etmelerini sağlıyorum.
Zaman içerisinde birer yetişkin olan öğrencilerimin okudukları satırlarda, aldıkları bir kitapta hatırlandıkça doğru yolda ilerlediğimi görüp bunun huzuru ile devam ediyorum.
Meslek hayatınızda öğrencilerinizle kitaba dair unutamadığınız güzel veya çarpıcı bir hatıranız oldu mu?
Pandemi döneminde online okuma saatleri yaptık. Zaman zaman aileler de dahil oldu. Bazı evlerde yan odada karantinada olan bir ebeveyn varken öğrencim maskesi ile katılıp okuma saatlerine dahil oldu. Zor zamanlardı ancak kitaplar kalplerimizde birer köprü oldu. O zor zamanlarda ruhumuza iyi geldi. Ayrıca yine pandemi döneminde bir sponsor desteği ile sınıfımıza yüzlerce kitap hediye edildi ve muhteşem bir kitaplığa sahip olduk.
Son olarak ebeveynlere, meslektaşlarınıza ve çocuklara, kitaplara dair neler söylemek istersiniz?
Ben insanın yaşamını anlamlı kılan şeyin okumak olduguna inanıyorum. Kitap okumadan geçen bir ömür yaşanmamıştır.
OKUDUKÇA BÜYÜR İNSAN…
Yorum Yap